Bir şirketi kurmak kadar, ortaklığı sonlandırmak da ciddi bir planlama ve özen gerektirir. Şirket ortakları,…
Marka değerlemesinde %25 yöntemi kullanılabilir mi?
Marka değerlemesi, bir firmanın en değerli varlıklarından biri olan markasının ekonomik değerini ölçme sürecidir. Bu süreçte birçok yöntem kullanılabilir, ancak uluslararası arenada en sık karşılaşılan yöntemlerden biri “%25 Kuralı” olarak bilinir. Bu yazıda, %25 kuralının ne olduğunu, nasıl kullanıldığını ve ABD mahkemelerinin neden bu yöntemin kullanımını durdurduğunu inceleyeceğiz.
%25 Kuralı Nedir?
Yüzde 25 kuralı, marka veya patent sahiplerinin lisanslama anlaşmalarında, telif oranını genellikle faaliyet karının (FVÖK/EBIT) %25 ila %33’ü arasında belirlemesini öngören bir yaklaşımdır. Bu oran, bir marka sahibinin, kendi markasını kullanan başka bir firmadan alacağı telif hakkının belirlenmesi için kullanılır. Yani, marka değerleme sürecinde firma kazancının önemli bir kısmı marka sahibi ile paylaşılır.
Uluslararası vaka çalışmalarında, bu oranların %10 ila %33 arasında değiştiği ve her firmanın özel koşullarına göre ayarlandığı görülmüştür. Marka değeri yüksek olan firmalar genellikle bu aralıkta kalırken, daha az bilinen markalar daha düşük oranlarda telif oranı belirleyebilirler.
%25 Kuralının Sonu
ABD Mahkemesi’nin Kararı 2011 yılında ABD Mahkemesi, %25 kuralının artık geçerli olmayacağına karar vermiştir. Bu karar, marka değerlemesinde kullanılan genel bir kuralın, her duruma uygun olmayabileceğini ve her bir marka veya patentin benzersiz şartlara sahip olabileceğini vurgulamıştır. Mahkeme, kuralın katı bir biçimde uygulanmasının, birçok durumda yanlış sonuçlara yol açabileceği gerekçesiyle bu uygulamaya son vermiştir.
Revalua Analiz Yöntemi ve %25 Kuralı Revalua analiz yöntemi, marka değerleme sürecinde çeşitli parametreleri dikkate alarak %25 kuralının kullanılmasının uygun olup olmadığını test eder. Bu analizde firmanın finansal durumu, faaliyet karı ve marka değeri göz önünde bulundurulur. Eğer firma yüksek bir marka değerine sahipse, %25 kuralı kullanılarak daha doğru bir sonuç elde edilebilir. Ancak marka değeri düşükse veya sektör dinamikleri farklıysa, bu kural uygun olmayabilir ve alternatif yöntemlere başvurulması gerekebilir.
Sonuç: %25 kuralı, uluslararası marka değerleme uygulamalarında sıkça kullanılan bir yöntemdir, ancak her durumda geçerli olmayabilir. ABD Mahkemesi’nin bu yöntemi durdurma kararı, her marka ve firma için farklı analizlerin yapılması gerektiğini ortaya koymuştur. Marka değerlemesinde en uygun yöntemi belirlemek için Revalua gibi analiz yöntemlerine başvurmak, daha sağlıklı ve doğru sonuçlar elde edilmesine katkı sağlar.
This Post Has 0 Comments